English    Türkçe    فارسی   

2
3456-3465

  • أنصتوا را گوش کن خاموش باش ** چون زبان حق نگشتی گوش باش‏
  • “Susun, dinleyin” emrini işit, sükût et. Mademki Allah dili olamadın, kulak kesil.
  • ور بگویی شکل استفسار گو ** با شهنشاهان تو مسکین‏وار گو
  • Söylersen bile sual tarzında söz söyle. Padişahlar padişahıyla edepli konuş!
  • ابتدای کبر و کین از شهوت است ** راسخی شهوتت از عادت است‏
  • Kibir ve kinin başlangıcı şehvettendir. Şehvetinin yerleşip kuvvetlenmesi de itiyat yüzündendir.
  • چون ز عادت گشت محکم خوی بد ** خشم آید بر کسی کت واکشد
  • Kötü huy, âdet edindiğinden dolayı sağlamlaşır, yerleşir. Seni ondan vazgeçirmek isteyene kızarsın.
  • چون که تو گل خوار گشتی هر که او ** واکشد از گل ترا باشد عدو 3460
  • Toprak yemeye alışırsan kim seni bundan menetmeye kalkışırsa onu düşman sayarsın.
  • بت پرستان چون که خو با بت کنند ** مانعان راه بت را دشمنند
  • Puta tapanlar, bu tapmayı huy edindiklerinden men edenlere düşman olmuşlardır.
  • چون که کرد ابلیس خو با سروری ** دید آدم را حقیر او از خری‏
  • İblis, ululanmayı huy edinmişti de eşekliğinden Âdem’i kendisinden aşağı gördü.
  • که به از من سروری دیگر بود ** تا که او مسجود چون من کس شود
  • “Benden daha ulu başka birisi yok ki. Benim gibi bir kişi, ona secde eder mi?” dedi.
  • سروری زهر است جز آن روح را ** کاو بود تریاق لانی ز ابتدا
  • Ululuk zehirdir. Ancak, ta ezelden panzehire sahip olan ruh müstesna.
  • کوه اگر پر مار شد باکی مدار ** کاو بود در اندرون تریاق‏زار 3465
  • Dağ, yılanla dolu ise içerisinde panzehir yeri bulundukça korkma.