English    Türkçe    فارسی   

4
752-761

  • تشنه را خود شغل چه بود در جهان ** گرد پای حوض گشتن جاودان
  • Âlemde susuzun, daima havuzun çevresinde dönüp dolaşmaktan başka ne işi var?
  • گرد جو و گرد آب و بانگ آب ** هم‌چو حاجی طایف کعبه‌ی صواب
  • Hacının Kâbe’nin çevresini tavaf etmesi gibi o da ırmağın, suyun çevresinde dolanır, suyun sesini dinler durur!
  • هم‌چنان مقصود من زین مثنوی ** ای ضیاء الحق حسام‌الدین توی
  • İşte ey halk ziyası Hüsameddin, o susuzun maksadı gibi benim de bu Mesnevi’den maksadım sensin.
  • مثنوی اندر فروع و در اصول ** جمله آن تست کردستی قبول 755
  • Mesnevi, ferileri bakımından da, asılları bakımından da tamamı ile senindir... onu sen kabul etmişsindir.
  • در قبول آرند شاهان نیک و بد ** چون قبول آرند نبود بیش رد
  • Padişahlar, iyiyi de kabul ederler, kötüyü de... Bir şeyi kabul ettiler mi artık reddetmezler.
  • چون نهالی کاشتی آبش بده ** چون گشادش داده‌ای بگشا گره
  • Mademki bir fidan diktin, onu sula... Mademki açtın düğümleme!
  • قصدم از الفاظ او راز توست ** قصدم از انشایش آواز توست
  • Mesnevi’deki sözlerden maksadım senin sırrın, onu şiir halinde söylemedeki muradım senin sesindir.
  • پیش من آوازت آواز خداست ** عاشق از معشوق حاشا که جداست
  • Bence sesin, Allah sesidir... Âşık, haşa; sevgilisinden ayrılmaz.
  • اتصالی بی‌تکیف بی‌قیاس ** هست رب‌الناس را با جان ناس 760
  • Nâsın caniyle nâsın rabbi arasında keyfiyetsiz, kıyasa sığmaz bir ulaşma, bir birlik vardır.
  • لیک گفتم ناس من نسناس نی ** ناس غیر جان جان‌اشناس نی
  • Fakat nâs dedim, nesnas değil... nas canın canı olan Allah’a aşina olanlardır, başkaları değil!