English    Türkçe    فارسی   

3
1704-1713

  • Adı halk arasında “Şeyh-i Akta’- eli kesik şeyh-” kaldı, halk onu bu adla tanıdı.
  • شیخ اقطع گشت نامش پیش خلق ** کرد معروفش بدین آفات حلق
  • Şeyh-i Akta’ın kerameti ve iki elle zembil örmesi
  • کرامات شیخ اقطع و زنبیل بافتن او بدو دست
  • Onu birisi ottan, çöpten yapılmış bir gölgelikte ziyaret etti. İki elle zembil örmekte olduğunu gördü. 1705
  • در عریش او را یکی زایر بیافت ** کو بهر دو دست می زنبیل بافت
  • Şeyh ona “Ey canının düşmanı, neden böyle küstahlık edip yanıma geldin?
  • گفت او را ای عدو جان خویش ** در عریشم آمده سر کرده پیش
  • Neden izinsiz içeri girdin?” dedi. Adam, “ Sevgimden fazla iştiyakımdan” deyince,
  • این چراکردی شتاب اندر سباق ** گفت از افراط مهر و اشتیاق
  • Şeyh gülümsedi de dedi ki: “Öyleyse gel… Fakat ey ulu kişi, bunu gizle.
  • پس تبسم کرد و گفت اکنون بیا ** لیک مخفی دار این را ای کیا
  • Ben ölmeden ne bir dosta, ne bir sevgiliye ne de bir aşağılık kişiye, hiç ama hiç kimseye söyleme!
  • تا نمیرم من مگو این با کسی ** نه قرینی نه حبیبی نه خسی
  • Bundan sonra bir bölük halk onu iki elle zembili örerken penceresinden gördüler. 1710
  • بعد از آن قومی دگر از روزنش ** مطلع گشتند بر بافیدنش
  • Şeyh, “Yarabbi, hikmetini sen bilirsin. Ben gizliyorum, sen aşikâr ediyorsun” dedi.
  • گفت حکمت را تو دانی کردگار ** من کنم پنهان تو کردی آشکار
  • Ona şöyle ilham geldi. “ Birkaç kişi, senin elinin kesik olması kınadılar, sana münkir oldular.
  • آمد الهامش که یکچندی بدند ** که درین غم بر تو منکر می‌شدند
  • O herhalde yolda yalancıydı ki Allah, onu bu, taife arasında rüsvay etti dediler.
  • که مگر سالوس بود او در طریق ** که خدا رسواش کرد اندر فریق