- Sizde o zehri neşe ile içiyordunuz: eceliniz, gizlice kulaklarınızı tıkamıştı.
- با نشاط آن زهر میکردید نوش ** مرگتان خفیه گرفته هر دو گوش
- Ben üst geleyim de dünyayı zapt edeyim diye harp etmiyorum ki. 4550
- من نمیکردم غزا از بهر آن ** تا ظفر یابم فرو گیرم جهان
- Çünkü bu cihan murdardır, pistir. Ben böyle pis bir şeye nasıl haris olurum?
- کین جهان جیفهست و مردار و رخیص ** بر چنین مردار چون باشم حریص
- Köpek değilim ki ölünün perçemini çekip koparayım. Ben İsa’yım, ölüyü diriltmeye gelirim.
- سگ نیم تا پرچم مرده کنم ** عیسیام آیم که تا زندهش کنم
- Sizi helak olmaktan kurtarayım diye savaş saflarını yarmaktayım.
- زان همیکردم صفوف جنگ چاک ** تا رهانم مر شما را از هلاک
- İnsanların başlarını; yüceleyim, devlete erişeyim diye kesmem.
- زان نمیبرم گلوهای بشر ** تا مرا باشد کر و فر و حشر
- Kessem kessem bütün âlem kurtulsun diye birkaç baş keserim. 4555
- زان همیبرم گلویی چند تا ** زان گلوها عالمی یابد رها
- Çünkü siz, bilgisizliğinizden pervane gibi ateşe atılmaktasınız.
- که شما پروانهوار از جهل خویش ** پیش آتش میکنید این حمله کیش
- Bense sizi ateşe düşmeyesiniz diye sarhoşçasına iki elimle ateşten kovmaktayım.
- من همیرانم شما را همچو مست ** از در افتادن در آتش با دو دست
- Siz kendinizi fetihler elde ettiniz, üst geldiniz sanıyorsunuz ama asıl o vakit bahtsızlık tohumu ekiyordunuz.
- آنک خود را فتحها پنداشتید ** تخم منحوسی خود میکاشتید