- Fakat ben, onların etrafında dönüp duruyorum işte. Bunu söyleyen de benim dinleyen de.   2270
- لیک من اینک بریشان میتنم  ** قایل این سامع این هم منم 
 
		 
	       
	       
	       
	    
	  
	    
	       
		 
	         
		 
	         
		 
		 
		 
		    
		    - Yoksulun ve definenin suretini söyle. Bunlar, eziyet çekenlerdir, o eziyeti anlat bakalım!
- صورت درویش و نقش گنج گو  ** رنج کیشاند این گروه از رنج گو 
 
		 
	       
	       
	       
	    
	  
	    
	       
		 
	         
		 
	         
		 
		 
		 
		    
		    - Rahmet çeşmesi, onlara haram oldu. Öldürücü zehri kadeh kadeh içiyorlar.
- چشمهی راحت بریشان شد حرام  ** میخورند از زهر قاتل جامجام 
 
		 
	       
	       
	       
	    
	  
	    
	       
		 
	         
		 
	         
		 
		 
		 
		    
		    - Eteklerine toprak doldurmuşlar, şu kaynakları doldurmaya geliyorlar.
- خاکها پر کرده دامن میکشند  ** تا کنند این چشمهها را خشکبند 
 
		 
	       
	       
	       
	    
	  
	    
	       
		 
	         
		 
	         
		 
		 
		 
		    
		    - Denizden yardım gören bu kaynak, şu iyi kötü bir avuç toprağın çalışıp çabalaması ile dolar mı hiç?
- کی شود این چشمهی دریامدد  ** مکتنس زین مشت خاک نیک و بد 
 
		 
	       
	       
	       
	    
	  
	    
	       
                 
	         
	         
	         
	         
	         
		 
		 
		    
		    - Fakat sizi bıraktım, size karşı kurudum, ebediyen de akmayacağım der…   2275
- لیک گوید با شما من بستهام  ** بیشما من تا ابد پیوستهام 
 
		 
	       
	       
	       
	    
	  
	    
	       
		 
	         
		 
	         
		 
		 
		 
		    
		    - Halk, iştah bakımından ters tabiatlıdır. Öyleleri vardır ki suyu bırakır, içmez de toprak yer.
- قوم معکوساند اندر مشتها  ** خاکخوار و آب را کرده رها 
 
		 
	       
	       
	       
	    
	  
	    
	       
		 
	         
		 
	         
		 
		 
		 
		    
		    - Halk peygamberlerin tabiatlarına zıttır, tutar ejderhaya dayanır.
- ضد طبع انبیا دارند خلق  ** اژدها را متکا دارند خلق 
 
		 
	       
	       
	       
	    
	  
	    
	       
		 
	         
		 
	         
		 
		 
		 
		    
		    - Tanrı’nın göze mühür vurmasını, gözü kapatmasını bildin, fakat neden göz yumdun, bunu da bildin mi?
- چشمبند ختم چون دانستهای  ** هیچ دانی از چه دیده بستهای 
 
		 
	       
	       
	       
	    
	  
	    
	       
		 
	         
		 
	         
		 
		 
		 
		    
		    - Gözünü yumdun da onun yerine şu gözlerini neye açtın? Bir bir, bil ki kapadığın gözün yerine gelen kötü gözlerdir onlar.
- بر چه بگشادی بدل این دیدهها  ** یک به یک بس البدل دان آن ترا