- Fakat bu dükkâncı buradan oradaki ekmekçiye ekmekçi diye bağırır bu Ömer’e ekmek sat.   3225
- این ازینجا گوید آن خباز را  ** این عمر را نان فروش ای نانبا 
 
		 
	       
	       
	       
	    
	  
	    
	       
		 
	         
		 
	         
		 
		 
		 
		    
		    - O da Ömer adını duydu mu ekmeği gizler onu başka ve uzak bir dükkâna yollar.
- چون شنید او هم عمر نان در کشید  ** پس فرستادت به دکان بعید 
 
		 
	       
	       
	       
	    
	  
	    
	       
		 
	         
		 
	         
		 
		 
		 
		    
		    - Arkadaş diye bağırır bu Ömer’e ekmek ver. Yani sesimi duyda sırrımı anla demek ister.
- کین عمر را نان ده ای انباز من  ** راز یعنی فهم کن ز آواز من 
 
		 
	       
	       
	       
	    
	  
	    
	       
		 
	         
		 
	         
		 
		 
		 
		    
		    - O da seni ekmek almak için Ömer geliyor diye oradan başka bir dükkâna yollar.
- او همت زان سو حواله میکند  ** هین عمر آمد که تا بر نان زند 
 
		 
	       
	       
	       
	    
	  
	    
	       
		 
	         
		 
	         
		 
		 
		 
		    
		    - Bir dükkânda Ömer’im dedin mi yürü bütün Kâşan’ı gez, ekmekten mahrumsun.
- چون به یک دکان عمر بودی برو  ** در همه کاشان ز نان محروم شو 
 
		 
	       
	       
	       
	    
	  
	    
	       
                 
	         
	         
	         
	         
	         
		 
		 
		    
		    - Fakat bir dükkânda Ali’yin dedin mi oracıkta ekmeği parasız zahmetsiz alıver.   3230
- ور به یک دکان علی گفتی بگیر  ** نان ازینجا بیحواله و بیزحیر 
 
		 
	       
	       
	       
	    
	  
	    
	       
		 
	         
		 
	         
		 
		 
		 
		    
		    - Biri iki gören şaşı bile zevkten mahrum olur. Halbuki sen biri on görüyorsun ey anasını satan!
- احول دو بین چو بیبر شد ز نوش  ** احول ده بینی ای مادر فروش 
 
		 
	       
	       
	       
	    
	  
	    
	       
		 
	         
		 
	         
		 
		 
		 
		    
		    - Kâşan olan bir yeryüzünde şaşkınlığından Ali olmadınsa Ömer gibi gez dolan gayrı.
- اندرین کاشان خاک از احولی  ** چون عمر میگرد چو نبوی علی 
 
		 
	       
	       
	       
	    
	  
	    
	       
		 
	         
		 
	         
		 
		 
		 
		    
		    - Hadi hayra karşı bu yıkık manastırda şaşıya yeniden yeniye göçler vardır.
- هست احول را درین ویرانه دیر  ** گوشه گوشه نقل نو ای ثم خیر 
 
		 
	       
	       
	       
	    
	  
	    
	       
		 
	         
		 
	         
		 
		 
		 
		    
		    - Fakat hakkı tanıyan gören iki göze sahip olursan iki âlemde dostla dolu görürsün.
- ور دو چشم حقشناس آمد ترا  ** دوست پر بین عرصهی هر دو سرا