English    Türkçe    فارسی   

1
2911-2920

  • Perhiz, şüphe yok ki ilâcın aslıdır. Düşüncelerden perhiz et de can kuvvetini gör!
  • احتما اصل دوا آمد یقین ** احتما کن قوت جان را ببین‌‌
  • Sen, kulak gibi bu sözlere kabiliyet kazan da sana altından küpe takayım.
  • قابل این گفته‌‌ها شو گوش‌‌وار ** تا که از زر سازمت من گوشوار
  • Küpe de ne? Altın madeni olursun Aya, Süreyya’ya kadar yükselirsin.
  • حلقه در گوش مه زرگر شوی ** تا به ماه و تا ثریا بر شوی‌‌
  • Önce şunu duy ki bu muhtelif halkın canları da “elif”ten “ya” ya kadar olan harfler gibi muhteliftir.
  • اولا بشنو که خلق مختلف ** مختلف جانند از یا تا الف‌‌
  • Bir yüzden baştan ayağa kadar hepsi birse de yine muhtelif harflerde birbirlerine benzerlik yoktur. 2915
  • در حروف مختلف شور و شکی است ** گر چه از یک رو ز سر تا پا یکی است‌‌
  • Harfler; bir yüzden birbirlerine zıt, bir yüzden birbirleriyle bir, bir yüzden faydasız ve alaydan ibaret, bir yüzden tamamı ile faydalı ve ciddîdir.
  • از یکی رو ضد و یک رو متحد ** از یکی رو هزل و از یک روی جد
  • Kıyamet günü her şeyin Tanrı’ya arz edileceği, Tanrı tarafından görülüp sorulacağı en büyük bir gündür. Kendisini göstermeyi süslenip bezenen kişi ister.
  • پس قیامت روز عرض اکبر است ** عرض او خواهد که با زیب و فر است‌‌
  • O görünüş günü; Hindû gibi yüzü kapkara olan kişiye rüsvay olmak nöbetinin gelip çattığı gündür,
  • هر که چون هندوی بد سودایی است ** روز عرضش نوبت رسوایی است‌‌
  • Yüzü güneş gibi olmayan, ancak yüzünü peçe gibi örten geceyi ister.
  • چون ندارد روی همچون آفتاب ** او نخواهد جز شبی همچون نقاب‌‌
  • Dikeninde bir gül yaprağı bile bulunmadığından baharlar onun sırlarına düşman kesilmiştir. 2920
  • برگ یک گل چون ندارد خار او ** شد بهاران دشمن اسرار او