English    Türkçe    فارسی   

2
1506-1515

  • Her ne düşünür, her ne elde edersen hırsız, emin olduğun yerden gelip çatmaktadır.
  • هر چه اندیشی و تحصیلی کنی ** می‏درآید دزد از آن سو کایمنی‏
  • Binaenaleyh bari en iyi işe koyul da hırsız, senden hiç olmazsa en bayağı, en aşağı bir şeyi alıp götürebilsin.
  • پس بدان مشغول شو کان بهتر است ** تا ز تو چیزی برد کان بهتر است‏
  • Tacirin yükü suya düşerse ondan daha iyi bir kumaşa el atar.
  • بار بازرگان چو در آب اوفتد ** دست اندر کاله‏ی بهتر زند
  • Senin de mademki suya bir şeyin düşecek, mahvolacak. En aşağı şeyi terk et de daha iyisini bul.
  • چون که چیزی فوت خواهد شد در آب ** ترک کمتر گوی و بهتر را بیاب‏
  • İmtihan edenlerce, Lokman’ın fazilet veferasetinin meydana çıkması
  • ظاهر شدن فضل و زیرکی لقمان پیش امتحان کنندگان
  • Lokman’ın efendisi, kendisine yemek getirdiler mi, Lokman’a adam gönderip çağırtır, 1510
  • هر طعامی کاوریدندی به وی ** کس سوی لقمان فرستادی ز پی‏
  • Önce o yemeğe Lokman el sunar, efendisi de ondan sonra yerdi.
  • تا که لقمان دست سوی آن برد ** قاصدا تا خواجه پس خوردش خورد
  • Bu suretle onun artığını afiyetle yer, bundan zevk alır, onun yemediğini ise dökerdi.
  • سور او خوردی و شور انگیختی ** هر طعامی کاو نخوردی ریختی‏
  • Hatta yese bile gönülsüz, iştahsız yerdi. İşte asıl sonsuz dirlik, birlik budur.
  • ور بخوردی بی‏دل و بی‏اشتها ** این بود پیوندی بی‏انتها
  • Bir gün Lokman’ın efendisine hediye olarak bir karpuz getirdiler. Hizmetçiye “ Git, oğlum Lokman’ı çağır” dedi.
  • خربزه آورده بودند ارمغان ** گفت رو فرزند لقمان را بخوان‏
  • Lokman gelince, efendisi, karpuzu kesip ona bir dilim verdi. Lokman, o dilimi bal gibi, şeker gibi yedi. 1515
  • چون برید و داد او را یک برین ** همچو شکر خوردش و چون انگبین‏