- Daha o mecliste bunu duyunca neden evet, yüzlerce hamdolsun demedin?
 
		    - هم در آن مجلس که بشنیدی تو این ** چون نگفتی آری و صد آفرین
 
		  
		 
	       
	       
	       
	    
	  
	    
	       
		 
	         
		 
	         
		 
		 
		 
		    
		    - Bu söz, güneşin kulağına değseydi buna nail olmak ümidiyle baş aşağı yere inerdi!
 
		    - این سخن در گوش خورشید ار شدی ** سرنگون بر بوی این زیر آمدی
 
		  
		 
	       
	       
	       
	    
	  
	    
	       
		 
	         
		 
	         
		 
		 
		 
		    
		    - Hiç bildin mi, ne vaattir bu, ne lütuf tur? Hak, İblis' i arayıp soruyor âdeta!
 
		    - هیچ میدانی چه وعدهست و چه داد ** میکند ابلیس را حق افتقاد
 
		  
		 
	       
	       
	       
	    
	  
	    
	       
                 
	         
	         
	         
	         
	         
		 
		 
		    
		    - O kerem sahibi, seni böyle bir lütfa, böyle bir ihsana çağırdı da nasıl tahammül ettin? Şaşılacak şey   2605
 
		    - چون بدین لطف آن کریمت باز خواند ** ای عجب چون زهرهات بر جای ماند
 
		  
		 
	       
	       
	       
	    
	  
	    
	       
		 
	         
		 
	         
		 
		 
		 
		    
		    - Nasıl yüreğini eritmedi bu? Eritseydi iki cihandan da nasip alırdın!
 
		    - زهرهات ندرید تا زان زهرهات ** بودی اندر هر دو عالم بهرهات
 
		  
		 
	       
	       
	       
	    
	  
	    
	       
		 
	         
		 
	         
		 
		 
		 
		    
		    - Adamın yüreği Allah için erirse şehitler gibi iki âlemde de lütfa, ihsana mazhar olur.
 
		    - زهرهای کز بهرهی حق بر درد ** چون شهیدان از دو عالم بر خورد
 
		  
		 
	       
	       
	       
	    
	  
	    
	       
		 
	         
		 
	         
		 
		 
		 
		    
		    - Gafillik de hikmettir, bu kör oluşun da bir hikmeti var, var ama neden bu dereceye kadar olsun?
 
		    - غافلی هم حکمتست و این عمی ** تا بماند لیک تا این حد چرا
 
		  
		 
	       
	       
	       
	    
	  
	    
	       
		 
	         
		 
	         
		 
		 
		 
		    
		    - Sermayenin çabucak elden uçamaması için gafillik, hem hikmettir, hem nimet!
 
		    - غافلی هم حکمتست و نعمتست ** تا نپرد زود سرمایه ز دست
 
		  
		 
	       
	       
	       
	    
	  
	    
	       
                 
	         
	         
	         
	         
	         
		 
		 
		    
		    - Fakat unulmaz bir yara haline gelmemeli... Aklın ve canın zehri olmamalı, adama eziyet vermemeli!   2610
 
		    - لیک نی چندانک ناسوری شود ** زهر جان و عقل رنجوری شود
 
		  
		 
	       
	       
	       
	    
	  
	    
	       
		 
	         
		 
	         
		 
		 
		 
		    
		    - Kim böyle bir alışverişi edebilir? Bir gülle gül bahçesini satın alıyorsun!
 
		    - خود کی یابد این چنین بازار را ** که به یک گل میخری گلزار را