English    Türkçe    فارسی   

4
3740-3749

  • Gafilleri kar dağları bil! Allah, akıllıların perdeleri yanmasın diye onları böyle soğuk yaratmıştır. 3740
  • غافلان را کوههای برف دان ** تا نسوزد پرده‌های عاقلان
  • Karlar yağdıran bilgisizliğin aksi olmasaydı o Kafdağı, iştiyak ateşiyle yanar erirdi.
  • گر نبودی عکس جهل برف‌باف ** سوختی از نار شوق آن کوه قاف
  • Zaten ateş de Allah kahrından bir zerredir... aşağılık kişileri korkutmak için âdeta bir kamçıdır.
  • آتش از قهر خدا خود ذره‌ایست ** بهر تهدید لیمان دره‌ایست
  • Fakat bu kadar büyük ve üstün olan kahrı ile beraber yine de bak... lûtfunun soğukluğu ondan ileri!
  • با چنین قهری که زفت و فایق است ** برد لطفش بین که بر وی سابق است
  • Keyfiyetsiz ve mânevi bir ileri oluştur bu... geri kalanı da, ileri gideni de ikiliksiz olarak gör.
  • سبق بی‌چون و چگونه‌ی معنوی ** سابق و مسبوق دیدی بی‌دوی
  • Göremezsen bu aşağılık anlayışındandır... zaten halkın akılları, o madenden bir arpadır ancak! 3745
  • گر ندیدی آن بود از فهم پست ** که عقول خلق زان کان یک جوست
  • O takdirde din alametlerini ayıplama, ayıbı kendinde bul! Topraktan yaratılan kuş, nasıl olur da gök yüzünü aşar geçer?
  • عیب بر خود نه نه بر آیات دین ** کی رسد بر چرخ دین مرغ گلین
  • Kuşun dönüp dolaşacağı en yüce yer havadır... çünkü onun meydana gelişi, şehvetten, heva ve hevestendir.
  • مرغ را جولانگه عالی هواست ** زانک نشو او ز شهوت وز هواست
  • Şu halde sen evet, hayır demeksizin hayran ol da Allah rahmetinden önüne bir binek gelsin!
  • پس تو حیران باش بی‌لا و بلی ** تا ز رحمت پیشت آید محملی
  • Bu şaşılacak şeyleri anlamada acizsen evet demen tekellüme sapmandır.
  • چون ز فهم این عجایب کودنی ** گر بلی گویی تکلف می‌کنی