English    Türkçe    فارسی   

4
3807-3816

  • Ey Cebrail, ister yüce ol, ister büyük... sen ne pervanesin ne de mum!
  • جبرئیلا گر شریفی و عزیز ** تو نه‌ای پروانه و نه شمع نیز
  • Mum yanınca pervaneyi çağırdı mı pervanenin canı yanmadan çekinmez!
  • شمع چون دعوت کند وقت فروز ** جان پروانه نپرهیزد ز سوز
  • Bu ters sözü göm de aksine olarak aslanı, yaban eşeğine av yap.
  • این حدیث منقلب را گور کن ** شیر را برعکس صید گور کن
  • İçinden sözler alıp âleme saçtığın tulumun ağzını kapa... saçma sapan sözler dağarcığını açma! 3810
  • بند کن مشک سخن‌شاشیت را ** وا مکن انبان قلماشیت را
  • Gözleri yeryüzünden geçememiş, yükselmemiş olan kişiye bu sözler ters ve saçma gelir.
  • آنک بر نگذشت اجزاش از زمین ** پیش او معکوس و قلماشیست این
  • Onlara aykırı harekette bulunma; onlarla hoş geçinmeye bak ey garip olarak onların evlerine konmuş olan sevgili.
  • لا تخالفهم حبیبی دارهم ** یا غریبا نازلا فی دارهم
  • Diledikleri, istedikleri şeyi ver, onları razı et, ey onların yurtlarına konmuş, orayı yurt edinmiş olan dost!
  • اعط ما شائوا وراموا وارضهم ** یا ظعینا ساکنا فی‌ارضهم
  • Padişaha ulaşıncaya dek, onun güzelim naz ve edalarını görünceye kadar ey Rey'li, Maragal'lıyla hoş geçin!
  • تا رسیدن در شه و در ناز خوش ** رازیا با مرغزی می‌ساز خویش
  • Ey Musa zamane Firavun'unun tapısında yumuşak söz söylemek gerek! 3815
  • موسیا در پیش فرعون زمن ** نرم باید گفت قولا لینا
  • Kaynayan yağın üstüne su dökersen ocağı da yakarsın tencereyi de!
  • آب اگر در روغن جوشان کنی ** دیگدان و دیگ را ویران کنی