English    Türkçe    فارسی   

6
2-11

  • Husami-name, senin gibi bilgisi çok bir erin çekişiyle dünyayı dönüp dolaşmada.
  • گشت از جذب چو تو علامه‌ای  ** در جهان گردان حسامی نامه‌ای 
  • Ey mânevi er, Mesnevinin son cildi olan altıncı cildi de sana armağan sunmaktayım.
  • پیش‌کش می‌آرمت ای معنوی  ** قسم سادس در تمام مثنوی 
  • Bu altı ciltle altı cihete nur saç da çevresini dolanmayan dolansın.
  • شش جهت را نور ده زین شش صحف  ** کی یطوف حوله من لم یطف 
  • Aşkın beşle, altıyla işi yoktur. Onun maksadı, ancak sevgilinin kendisini çekmesidir. 5
  • عشق را با پنج و با شش کار نیست  ** مقصد او جز که جذب یار نیست 
  • Belki bundan sonra bir izin gelir de söylenmesi lâzım olan sırlar söylenir.
  • بوک فیما بعد دستوری رسد  ** رازهای گفتنی گفته شود 
  • Bu ince ve gizli kinayelerden daha açık, daha anlayışlı bir tarzda anlatılır.
  • یا بیانی که بود نزدیکتر  ** زین کنایات دقیق مستتر 
  • Sır, ancak sırrı bilenle eşittir. Sır, onu inkâr eden kişinin kulağına söylenmez.
  • راز جز با رازدان انباز نیست  ** راز اندر گوش منکر راز نیست 
  • Fakat Allah’dan davet etme emri gelince artık halkın kabul edip etmemesiyle ne işimiz var?
  • لیک دعوت واردست از کردگار  ** با قبول و ناقبول او را چه کار 
  • Nuh, tam dokuz yüz yıl kavmini davet edip durdu. Her an da kavminin inkârı arttı. 10
  • نوح نهصد سال دعوت می‌نمود  ** دم به دم انکار قومش می‌فزود 
  • Fakat söylemeden vazgeçti mi? Hiç sükût mağarasına çekilmeye kalkıştı mı?
  • هیچ از گفتن عنان واپس کشید  ** هیچ اندر غار خاموشی خزید