English    Türkçe    فارسی   

2
262-271

  • همچو خادم دان مراعات خسان ** بی‏کسی بهتر ز عشوه‏ی ناکسان‏
  • Aşağılık kişilerin hürmetini, hatır saymasını, o hizmetçinin hürmeti ve hatır sayması gibi bil. Kimsesizlik, adam olmayan kişilerin işvesinden iyidir.
  • در زمین مردمان خانه مکن ** کار خود کن کار بیگانه مکن‏
  • İnsanların arazisine ev kurma, kendi işini, gör yabancı kişinin işini değil!
  • کیست بیگانه تن خاکی تو ** کز بر ای اوست غمناکی تو
  • Yabancı kişi kimdir? Senin toprak bedenin, senin gama, eleme düşmen de onun yüzündendir.
  • تا تو تن را چرب و شیرین می‏دهی ** جوهر خود را نبینی فربهی‏ 265
  • Tene yağlı, ballı şeyleri verdikçe cevherini, hakikatini semirmiş göremezsin.
  • گر میان مشک تن را جا شود ** روز مردن گند او پیدا شود
  • Teni miskler içine yerleştirsen yine ölüm gününde pis kokusu meydana çıkar.
  • مشک را بر تن مزن بر دل بمال ** مشک چه بود نام پاک ذو الجلال‏
  • Miski tene sürme, gönle sür. Misk nedir? Ululuk sahibi Allah’ın adı.
  • آن منافق مشک بر تن می‏نهد ** روح را در قعر گلخن می‏نهد
  • O münafık, miski tene sürer de ruhu, külhanın ta dibine sokar.
  • بر زبان نام حق و در جان او ** گندها از فکر بی‏ایمان او
  • Dilin de Allah adı, canındaysa imansız düşüncesi yüzünden pis kokular!
  • ذکر با او همچو سبزه‏ی گلخن است ** بر سر مبر ز گل است و سوسن است‏ 270
  • Onun zikretmesi külhanda biten yeşilliğe, aptes bozulan yerde yetişen gül ve süsene benzer.
  • آن نبات آن جا یقین عاریت است ** جای آن گل مجلس است و عشرت است‏
  • O yeşillik orada ariyettir. O gülün yeri oturulan işret edilen yerdir.