English    Türkçe    فارسی   

3
2025-2034

  • یا منم دیوانه و خیره شده ** دیو چیزی مرا مرا بر سر زده 2025
  • Yoksa ben mi çıldırdım, ben mi sersem oldum? Şeytan, benim kafama mı bir şey vurdu?
  • چشم می‌مالم بهر لحظه که من ** خواب می‌بینم خیال اندر زمن
  • Her an gözlerimi ovup duruyorum, bu cihanda rüya mı görüp durmaktayım yoksa?
  • خواب چه بود بر درختان می‌روم ** میوه‌هاشان می‌خورم چون نگروم
  • Fakat bu nasıl rüya olur? İşte ağaçlara doğru gidiyorum, meyvelerini yiyorum. Buna nasıl inanmayayım?
  • باز چون من بنگرم در منکران ** که همی‌گیرند زین بستان کران
  • Sonra yine münkirlere bakıyorum; görüyorum ki bu bahçeden haberleri bile yok.
  • با کمال احتیاج و افتقار ** ز آرزوی نیم غوره جانسپار
  • Son derece iştiyaka düşmüşler, fevkalâde ihtiyaçlarından bir yarım koruk için can veriyorlar.
  • ز اشتیاق و حرص یک برگ درخت ** می‌زنند این بی‌نوایان آه سخت 2030
  • Bu yoksullar, açlıklarından bir yaprak için ah edip duruyorlar!
  • در هزیمت زین درخت و زین ثمار ** این خلایق صد هزار اندر هزار
  • Sonra yine acaba ben mi kendimden değilim, ben mi hayale düştüm, gözüme görünen muhayyel bir ağacın dalına el attım, diyorum” demekteydi.
  • باز می‌گویم عجب من بی‌خودم ** دست در شاخ خیالی در زدم
  • Peygamberler bile ye’se düşünce kendilerine yalan söylendi sandılar ayetini oku da bak.
  • حتی اذا ما استیاس الرسل بگو ** تا بظنوا انهم قد کذبوا
  • Bu ayetteki “Küzzibû-tekzib edildiler, onlara yalan söylüyorsunuz dendi” kelimesini teşditsiz “Küzibû- Kendilerine yalan söylüyorlar sandılar” tarzında oku.
  • این قرائت خوان که تخفیف کذب ** این بود که خویش بیند محتجب
  • Bu takdirde mana şöyle olur: Peygamberler bile kendilerini aldanmış sandılar.