English    Türkçe    فارسی   

4
2148-2157

  • بر زمان خوش هراسان باش تو ** هم‌چو گنجش خفیه کن نه فاش تو
  • İyi zamanda kork... O zamanı define gibi sakla, açığa vurma.
  • تا نیاید بر ولا ناگه بلا ** ترس ترسان رو در آن مکمن هلا
  • Açığa vurma da sevgiye ansızın bir bela gelip çatmasın... Kendine gel de o gizlilik yerinde korka korka yürü.
  • ترس جان در وقت شادی از زوال ** زان کنار بام غیبست ارتحال 2150
  • Neşeli zamanda neşenin geçip gitmesinden korkarsın... İşte bu, gayp damından canın göçüp gitmesidir.
  • گر نمی‌بینی کنار بام راز ** روح می‌بیند که هستش اهتزاز
  • Sır damının kenarını, sen görmüyorsun ruh görüyor da tir tir titriyor.
  • هر نکالی ناگهان کان آمدست ** بر کنار کنگره‌ی شادی بدست
  • Ansızın gelip çatan her belâ, neşe damının korkuluğu kıyısında gelip çatmıştır.
  • جز کنار بام خود نبود سقوط ** اعتبار از قوم نوح و قوم لوط
  • İnsan, damın kenarında olmadıkça düşmez Nuh ve Lût kavimlerine bak da ibret al.
  • بیان سبب فصاحت و بسیارگویی آن فضول به خدمت رسول علیه‌السلام
  • O boşboğazın Rasul aleyhisselâm huzurunda fasih söz söylemesinin ve çok konuşmasının sebebi
  • پرتو مستی بی‌حد نبی ** چون بزد هم مست و خوش گشت آن غبی
  • Peygamber’in hadsiz sarhoşluğundan o aptala bir ışık vurmuş, onu neşelendirmiş, sarhoş etmişti.
  • لاجرم بسیارگو شد از نشاط ** مست ادب بگذاشت آمد در خباط 2155
  • Neşesinden çok konuşmaya başladı. Sarhoş, ebedi bırakır, baş aşağı düşer!
  • نه همه جا بی‌خودی شر می‌کند ** بی‌ادب را می چنان‌تر می‌کند
  • Fakat her yerde kendinden geçen, kötülük etmez... Şarap zaten edepsiz olanı edepsiz eder.
  • گر بود عاقل نکو فر می‌شود ** ور بود بدخوی بتر می‌شود
  • Şarap içen akıllıysa daha ziyade akıllı olur... Kötü huylu ise büsbütün berbat bir hale gelir.