English    Türkçe    فارسی   

4
3522-3531

  • دست موسی را دهم یک نور و تاب ** که طپانچه می‌زند بر آفتاب
  • Musa'nın eline bir nur, bir parlaklık veririm ki güneşe bile tokat atar!
  • چوب را ماری کنم من هفت سر ** که نزاید ماده مار او را ز نر
  • Sopayı yedi başlı yılan haline getiririm... hem öyle bir yılan ki erkek bir yılanın belinden gelmemiş, dişi bir yılandan doğmamış.
  • خون نیامیزم در آب نیل من ** خود کنم خون عین آبش را به فن
  • Nil suyuna kan karıştırmam; kudretimle suyunu kan haline getiririm.
  • شادیت را غم کنم چون آب نیل ** که نیابی سوی شادیها سبیل 3525
  • Nil suyu gibi neşeni gam haline getiririm de bir daha neşeye yol bulamazsın.
  • باز چون تجدید ایمان بر تنی ** باز از فرعون بیزاری کنی
  • Sonra tekrar imanını yeniledim mi yine Firavundan bezersin.
  • موسی رحمت ببینی آمده ** نیل خون بینی ازو آبی شده
  • Görürsün ki rahmet Musa'sı gelmiş... kan gibi görünen Nil, onun yüzünden su olmuş!
  • چون سر رشته نگه داری درون ** نیل ذوق تو نگردد هیچ خون
  • İçten ipin ucunu bırakmazsan zevk Nil'in hiç kan kesilmez.
  • من گمان بردم که ایمان آورم ** تا ازین طوفان خون آبی خورم
  • Ben, iman edeyim de bu kan tufanından bir su içeyim diyordum.
  • من چه دانستم که تبدیلی کند ** در نهاد من مرا نیلی کند 3530
  • Ben ne bilirdim ki Allah beni değiştirecek, gönlümü başka bir hale koyacak da beni Nil yapacak!
  • سوی چشم خود یکی نیلم روان ** برقرارم پیش چشم دیگران
  • Başkalarının gözünde eskisi gibiyim ama benim gözüme akıp duran bir Nil görünmede!