English    Türkçe    فارسی   

5
2203-2212

  • بر سرش زد سیلی و گفت ای مهین  ** خصیه‌ی مرد نمازی باشد این 
  • Başına vurdu da dedi ki: A adi herif, namaz kılan adamın hayaları böyle mi olur?
  • لایق ذکر و نمازست این ذکر  ** وین چنین ران و زهار پر قذر 
  • Şu alet, bu çeşit pislik içinde bulunan but ve kasık, Tanrıyı anmaya ve namaza layık mıdır?
  • نامه‌ی پر ظلم و فسق و کفر و کین  ** لایقست انصاف ده اندر یمین  2205
  • Sen de insaf et, zulümle, kötülükle, küfür ve kinle dolu olan amel defteri sağ yandan verilmeye değer mi?
  • گر بپرسی گبر را کین آسمان  ** آفریده‌ی کیست وین خلق و جهان 
  • Kafire de bu gökyüzünü, şu halkı ve alemi kim yarattı? Diye sorsan,
  • گوید او کین آفریده‌ی آن خداست  ** که آفرینش بر خدایی‌اش گواست 
  • Der ki: Tanrı yarattı. Yaratmak, Tanrıya layıktır.
  • کفر و فسق و استم بسیار او  ** هست لایق با چنین اقرار او 
  • Fakat onun küfrü, bir hayli kötülüğü ve sitemi, bu çeşit ikrarla bir araya gelir mi?
  • هست لایق با چنین اقرار راست  ** آن فضیحتها و آن کردار کاست 
  • O kötü ve çirkin hareketler, o noksan işler, bu çeşit bir ikrarla bir araya sığar mı?
  • فعل او کرده دروغ آن قول را  ** تا شد او لایق عذاب هول را  2210
  • İşi, ikrarını yalanlar. Bu suretle de o, korku azabına layık olur.
  • روز محشر هر نهان پیدا شود  ** هم ز خود هر مجرمی رسوا شود 
  • Mahşer günü, her gizli şey, meydana çıkar. Her suç, kendiliğinden insanı rezil eder.
  • دست و پا بدهد گواهی با بیان  ** بر فساد او به پیش مستعان 
  • Elle ayak, dile gelir. Tanrı huzurunda onun kötülüğüne şahadet eder.