- Ne halde olursan ol, boş durma, ey dudakları kurumuş susuz, daima su araştır!
- تو به هر حالی که باشی میطلب ** آب میجو دایما ای خشکلب
- O susuz, o kupkuru dudağın yok mu? O dudak, sudan haber verme de… Nihayet kaynağa ulaşacağını bildirmede. 1440
- کان لب خشکت گواهی میدهد ** کو بخر بر سر منبع رسد
- Dudak kuruluğu, suyu haber verir… Bu eziyet, bu susuzluk, muhakkak suya ulaşacağına delâlet der;
- خشکی لب هست پیغامی ز آب ** که بمات آرد یقین این اضطراب
- Bu aramak yok mu, kutlu bir iştir. Hak yolundaki bu istek, maniler giderir.
- کین طلبکاری مبارک جنبشیست ** این طلب در راه حق مانع کشیست
- Bu istek, dileklerinin anahtarıdır. Bu istek, senin ordundur, bayraklarının yardımcısıdır.
- این طلب مفتاح مطلوبات تست ** این سپاه و نصرت رایات تست
- Bu istek, horoz gibi “Sabah geliyor” diye nara atarak müjdeler verir.
- این طلب همچون خروسی در صیاح ** میزند نعره که میآید صباح
- Âletin yoksa bile iste ara… Allah yolunda âlete ihtiyaç yoktur. 1445
- گرچه آلت نیستت تو میطلب ** نیست آلت حاجت اندر راه رب
- Oğul, kimi arayıcı görürsen ona dost ol, önünde baş indir.
- هر که را بینی طلبکار ای پسر ** یار او شو پیش او انداز سر
- De isteklilerin civarında sen de istekli ol… Galiplerin sayesinde sen de galebe et!
- کز جوار طالبان طالب شوی ** وز ظلال غالبان غالب شوی
- Karınca Süleymanlık dilerse onun bu dileğini hor görme, himmetine bak!
- گر یکی موری سلیمانی بجست ** منگر اندر جستن او سست سست