Bunca yüceliğine rağmen zırh yapmadıkça, zahmet çekmedikçe rızkı gelmiyor.
بی زرهبافی و رنجی روزیش ** مینیاید با همه پیروزیش
Hâlbuki sen böyle bayağı ve perişan bir halde kalmış, evinin bucağına kapanmış, felekzede olmuş gitmişsin.
این چنین مخذول واپس ماندهای ** خانه کنده دون و گردونراندهای
Hâlbuki bu adam bunca tersliği ile bunca adiliği ile beraber hemencecik, ticaretsiz eteğini kârla doldurmayı istemekte.
این چنین مدبر همی خواهد که زود ** بی تجارت پر کند دامن ز سود
Bu çeşit ahmak bir herif ortaya çıkmışta gökyüzüne merdivensiz çıkayım diyor.”
این چنین گیجی بیامد در میان ** که بر آیم بر فلک بی نردبان
Birisi alaya alıp “Haydi yürü, rızkın ulaştı, müjdeci geldi” demekte,1480
این همیگفتش بتسخر رو بگیر ** که رسیدت روزی و آمد بشیر
Öbürü gülüp “Sana gelenden bize de hediye ver” diye alay etmekteydi.
و آن همی خندید ما را هم بده ** زانچ یابی هدیهای سالار ده
O ise halkın bu kınamasına, bu alayına hiç aldırış etmez duayı niyazı azaltmazdı bile.
او ازین تشنیع مردم وین فسوس ** کم نمیکرد از دعا و چاپلوس
Böyle, böyle şehirde tanındı, boş ambardan peynir aramakta diye şöhret buldu.
تا که شد در شهر معروف و شهیر ** کو ز انبان تهی جوید پنیر
O yoksul ham tamahlılıkla darb-ı mesel oldu ama yine de bu istekten bu niyazdan ayrılmıyordu.
شد مثل در خامطبعی آن گدا ** او ازین خواهش نمیآمد جدا
Bir öküzün, o ısrarla dua eden adamın evine koşup gelmesi, Peygamber aleyhisselâm “Şüphe yok, Allah duada ısrar edenleri sever” demiştir. Çünkü o istek ve isteyen kişinin isteğindeki ısrar yok mu? İstediği şeyden de daha iyidir, istediğine ulaşmasından da
دویدن گاو در خانهی آن دعا کننده بالحاح قال النبی صلی الله علیه وسلم ان الله یحب الملحین فی الدعا زیرا عین خواست از حق تعالی و الحاح خواهنده را به است از آنچ میخواهد آن را ازو
Nihayet bir gün kuşluk çağında yine ağlayıp inleyerek bu çeşit dua edip dururken,1485
تا که روزی ناگهان در چاشتگاه ** این دعا میکرد با زاری و آه