- Birdenbire evine doğru bir öküz koştu. Boynuzu ile kapıya vurup kilidi kırdı.
- ناگهان در خانهاش گاوی دوید ** شاخ زد بشکست دربند و کلید
- Küstahçasına eve girdi. Adam hemen sıçrayıp öküzü boynuzlarından bağladı.
- گاو گستاخ اندر آن خانه بجست ** مرد در جست و قوایمهاش بست
- Durmadan, aman vermeden hemencecik boğazını kesti.
- پس گلوی گاو ببرید آن زمان ** بی توقف بی تامل بی امان
- Derisini, yüzdürmek için gövdesini alıp koşa koşa kasaba götürdü.
- چون سرش ببرید شد سوی قصاب ** تا اهابش بر کند در دم شتاب
- Mesnevi’yi nazmedenin özrü ve Allah’tan yardım istemesi
- عذر گفتن نظم کننده و مدد خواستن
- Ey doğacak çocuğun oynaması gibi bu manaları içimde oynatıp duran Allah, mademki bunun tamamlanmasını diliyorsun, 1490
- ای تقاضاگر درون همچون جنین ** چون تقاضا میکنی اتمام این
- Kolaylaştır, yol göster, muvaffakiyet ver. Yahut da bu isteği, bu iştiyakı gider, bizi muahaze etme.
- سهل گردان ره نما توفیق ده ** یا تقاضا را بهل بر ما منه
- Mademki müflise altın ihtiyacını ilham ediyorsun, ey gani padişah, gizlice ona altın ihsan et.
- چون ز مفلس زر تقاضا میکنی ** زر ببخشش در سر ای شاه غنی
- Sen olmadıkça, senin inayetin lütfetmedikçe gece gündüz nazım ve kafiyenin ne değeri olabilir, bu çeşit meydana gelen şiire kim bakar ki?
- بی تو نظم و قافیه شام و سحر ** زهره کی دارد که آید در نظر
- Ey bilgi sahibi padişah, nazım da, cinas da kafiye de korkudan senin emrine kuldur.
- نظم و تجنیس و قوافی ای علیم ** بندهی امر توند از ترس و بیم
- Sen, her şeyi, seni tespih eder bir hale koymuşsun, akıl ve temyiz sahibi olanlar da seni tespih eder, akıl ve temyiz sahibi olmayanlar da. 1495
- چون مسبح کردهای هر چیز را ** ذات بی تمییز و با تمییز را