- Duygularla düşünceler, duru suyun yüzünü çer çöp gibi kaplamıştır.
- حسها و اندیشه بر آب صفا ** همچو خس بگرفته روی آب را
- Aklın eli, onları bir tarafa atar, su meydana çıkar.
- دست عقل آن خس به یکسو میبرد ** آب پیدا میشود پیش خرد
- Çerçöp habbeler gibi suyun yüzünü örter. Fakat bunlar bir tarafa sürüldü mü su görünür.
- خس بس انبه بود بر جو چون حباب ** خس چو یکسو رفت پیدا گشت آب
- Allah, aklın elini açmadıkça hava, suyumuzun yüzünü çerçöple, süprüntüyle doldurur.
- چونک دست عقل نگشاید خدا ** خس فزاید از هوا بر آب ما
- Suyu daima örter; hava buna güler; akılsa ağlar durur. 1830
- آب را هر دم کند پوشیده او ** آن هوا خندان و گریان عقل تو
- Allah korkusu, havanın ellerini bağlarsa Hakk aklın ellerini çözer.
- چونک تقوی بست دو دست هوا ** حق گشاید هر دو دست عقل را
- Hizmetkârın âkil olursa sana galip olan duygularda mahkûmun olur.
- پس حواس چیره محکوم تو شد ** چون خرد سالار و مخدوم تو شد
- Gayba mensup sırlar, can âleminden zuhur etsin diye duyguları zahirî olmayan bir uykuya daldırır da,
- حس را بیخواب خواب اندر کند ** تا که غیبیها ز جان سر بر زند
- İnsan uyanıkken rüyalar da görür, insana gök kapıları da açılır.
- هم به بیداری ببینی خوابها ** هم ز گردون بر گشاید بابها
- Kör Şeyhin Kur’an’ı yüzünden okuması ve Kur’an okurken gözlerinin görmesi
- قصهی خواندن شیخ ضریر مصحف را در رو و بینا شدن وقت قرائت
- Yoksul şeyhin biri, bir vakitler kör bir pirin evinde bir mushaf gördü. 1835
- دید در ایام آن شیخ فقیر ** مصحفی در خانهی پیری ضریر