English    Türkçe    فارسی   

5
805-814

  • O menzillerin nişanesi adı sanı yoktur. 805
  • نیست پیدا آن مراحل را سنام  ** نه نشانست آن منازل را نه نام 
  • Nebat aleminden sırf ruh alemine kadar her iki konak arasında bunlar gibi yüzlerce konak vardır.
  • هست صد چندان میان منزلین  ** آن طرف که از نما تا روح عین 
  • Yokluklarda bu varlığı gördün de nasıl beden varlığına böyle yapıştın?
  • در فناها این بقاها دیده‌ای  ** بر بقای جسم چون چفسیده‌ای 
  • Kendine gel ey kuzgun, kendine gel de şu canı ver, doğan kuşu ol. Tanrı’nın halden hale döndürmesi karşısında canınla başınla oyna.
  • هین بده ای زاغ این جان باز باش  ** پیش تبدیل خدا جانباز باش 
  • Yeniyi al, eskiyi bırak. Çünkü her yılın, geçen üç yıldan daha artıştır daha üstün.
  • تازه می‌گیر و کهن را می‌سپار  ** که هر امسالت فزونست از سه پار 
  • Hurma fidanı gibi ihsan sahibi olamazsam var, eskiyi eskiye kat ambarına yığ! 810
  • گر نباشی نخل‌وار ایثار کن  ** کهنه بر کهنه نه و انبار کن 
  • O eski, kokmuş ve pörsümüş şeyi körlere hediye et.
  • کهنه و گندیده و پوسیده را  ** تحفه می‌بر بهر هر نادیده را 
  • Yeniyi gören seni almaz. O Tanrı’ya av olur, sana tutulmaz.
  • آنک نو دید او خریدار تو نیست  ** صید حقست او گرفتار تو نیست 
  • Ey kara ve tuzlu su, nerede kör kuş varsa bölük, bölük senin başına toplanır.
  • هر کجا باشند جوق مرغ کور  ** بر تو جمع آیند ای سیلاب شور 
  • Bu suretle de körlükleri artar. Çünkü kara su, körlüğü arttırır.
  • تا فزاید کوری از شورابها  ** زانک آب شور افزاید عمی