English    Türkçe    فارسی   

3
1256-1265

  • گر نظر در شیشه داری گم شوی ** زانک از شیشه‌ست اعداد دوی
  • Kandile bakarsan kayboldun gitti. Çünkü ikilik ve sayıya sığış, kandile göredir.
  • ور نظر بر نور داری وا رهی ** از دوی واعداد جسم منتهی
  • Fakat nura baktın mı ikilikten de, önü, sonu bulunan cisim âleminin sayısından da kurtulursun.
  • از نظرگاهست ای مغز وجود ** اختلاف مومن و گبر و جهود
  • Ey varlık hulâsası, müminle Mecusi ve Yahudi’nin birbirlerine aykırılığı, hep bakış, görüş yüzündendir.
  • اختلاف کردن در چگونگی و شکل پیل
  • Filin, nasıl bir hayvan olduğu ve şekli hususunda ihtilâf
  • پیل اندر خانه‌ی تاریک بود ** عرضه را آورده بودندش هنود
  • Hintliler karanlık bir ahıra bir fil getirip halka göstermek istediler.
  • از برای دیدنش مردم بسی ** اندر آن ظلمت همی‌شد هر کسی 1260
  • Hayvanı görmek için o kapkaranlık yere bir hayli adam toplandı.
  • دیدنش با چشم چون ممکن نبود ** اندر آن تاریکیش کف می‌بسود
  • Fakat ahır o kadar karanlıktı ki gözle görmenin imkânı yoktu. O, göz gözü görmeyecek kadar karanlık yerde file ellerini sürmeye başladılar.
  • آن یکی را کف به خرطوم اوفتاد ** گفت همچون ناودانست این نهاد
  • Birisi eline hortumunu geçirdi, “Fil bir oluğa benzer” dedi.
  • آن یکی را دست بر گوشش رسید ** آن برو چون بادبیزن شد پدید
  • Başka birinin eline kulağı geçti, “Fil bir yelpazeye benziyor” dedi.
  • آن یکی را کف چو بر پایش بسود ** گفت شکل پیل دیدم چون عمود
  • Bir başkasının eline ayağı geçmişti, dedi ki: “Fil bir direğe benzer.”
  • آن یکی بر پشت او بنهاد دست ** گفت خود این پیل چون تختی بدست 1265
  • Bir başkası da sırtını ellemişti, “Fil bir taht gibidir é dedi.