English    Türkçe    فارسی   

4
3050-3059

  • زآنک این فانی دلیل باقیست ** لابه‌ی مستان دلیل ساقیست 3050
  • Çünkü bu fâni olan şey, bakînin delilidir... nitekim sarhoşların yalvarmaları da sâkiye delildir!
  • مثال دیگر هم درین معنی
  • Buna dair başka bir misâl
  • هست بازیهای آن شیر علم ** مخبری از بادهای مکتتم
  • Bayraklardaki aslanların hareketi, gizli bir yelin varlığından haber verir.
  • گر نبودی جنبش آن بادها ** شیر مرده کی بجستی در هوا
  • Yeller esmeseydi ölü aslan havada nasıl olur da hareket ederdi?
  • زان شناسی باد را گر آن صباست ** یا دبورست این بیان آن خفاست
  • Aslanın hareketlerinden rüzgârın sabah yeli, yahut cenup rüzgârı olduğunu anlarsın... bu hareket, o gizli rüzgârı anlatır.
  • این بدن مانند آن شیر علم ** فکر می‌جنباند او را دم به دم
  • Şu beden de bayraktaki aslana benzer... düşünce onu her an oynatır durur!
  • فکر کان از مشرق آید آن صباست ** وآنک از مغرب دبور با وباست 3055
  • Doğudan gelen düşünce sabah yelidir... batıdan gelen ufunetli cenup yeli!
  • مشرق این باد فکرت دیگرست ** مغرب این باد فکرت زان سرست
  • Bu düşünce yelinin doğuşu, başka doğudur... bu düşünce yelinin batısı, o yandadır!
  • مه جمادست و بود شرقش جماد ** جان جان جان بود شرق فاد
  • Ay cansızdır, doğusu da cansız... fakat gönlün doğusu canlar canının canıdır!
  • شرق خورشیدی که شد باطن‌فروز ** قشر و عکس آن بود خورشید روز
  • Gündüzün doğan şu güneş yok mu... iç âlemini aydınlatan güneşin doğuşundan bir kabuktur, onun bir aksidir ancak!
  • زآنک چون مرده بود تن بی‌لهب ** پیش او نه روز بنماید نه شب
  • Çünkü ten, can yalımı olmadı mı ölür gider... artık onca ne gündüz vardır, ne gece!