English    Türkçe    فارسی   

1
3963-3972

  • گر نه فرزند بلیسی ای عنید ** پس به تو میراث آن سگ چون رسید
  • Be inatçı, İblis’in oğlu olmasan o köpeğin mirası nasıl olur da sana düşer?
  • من نیم سگ شیر حقم حق پرست ** شیر حق آن است کز صورت برست‌‌
  • Ben köpek değilim, Tanrı aslanıyım. Tanrı aslanı suretten kurtulandır.
  • شیر دنیا جوید اشکاری و برگ ** شیر مولی جوید آزادی و مرگ‌‌ 3965
  • Dünya aslanı av ve rızk arar, Tanrı aslanı hürlük ve ölüm!
  • چون که اندر مرگ بیند صد وجود ** همچو پروانه بسوزاند وجود
  • Çünkü ölümde yüzlerce hayat görür de varlığını pervane gibi yakıp yandırır.
  • شد هوای مرگ طوق صادقان ** که جهودان را بد این دم امتحان‌‌
  • Ölüm isteği, doğru kişilerin boyunlarına bir halkadır. Çünkü bu istek, yahudîlere imtihan oldu.
  • در نبی فرمود کای قوم یهود ** صادقان را مرگ باشد گنج و سود
  • Tanrı Kur’an’da “Yahudîler, doğrulara ölüm; fütuhat, sermaye ve ticarettir.
  • همچنان که آرزوی سود هست ** آرزوی مرگ بردن ز آن به است‌‌
  • Sermaye ve ticaret isteği var ya; ölümü istemek ondan daha iyidir.
  • ای جهودان بهر ناموس کسان ** بگذرانید این تمنا بر زبان‌‌ 3970
  • Ey yahudiler; halk içinde namusunuzu korumak istiyorsanız bu dileği, bu ölüm temennisini dile getirin” dedi.
  • یک جهودی این قدر زهره نداشت ** چون محمد این علم را بر فراشت‌‌
  • Muhammed, bu bayrağı kaldırınca bir tek yahudi bile bu istekte bulunmaya cüret edemedi.
  • گفت اگر رانید این را بر زبان ** یک یهودی خود نماند در جهان‌‌
  • Peygamber “Eğer bunu dillerine getirirlerse dünyada tek bir yahudi bile kalmaz” dedi.