English    Türkçe    فارسی   

4
2514-2523

  • گفت ای موسی کدامست آن چهار ** که عوض بدهی مرا بر گو بیار
  • Firavun, ey Musa dedi. Buna karşılık bana vereceğin o dört şey nedir? Onları da söyle de
  • تا بود کز لطف آن وعده‌ی حسن ** سست گردد چارمیخ کفر من 2515
  • 2515.O güzel vadin lütfiyle kâfirliğimin çarmıhı gevşesin!
  • بوک زان خوش وعده‌های مغتنم ** برگشاید قفل کفر صد منم
  • Belki bir ganimet olarak elde edeceğim o hoş vaatler yüzünden yüz harmanlık küfür kilidim açılır.
  • بوک از تاثیر جوی انگبین ** شهد گردد در تنم این زهر کین
  • Belki bal ırmağının tesiriyle bedenimdeki şu kin zehiri ballaşır.
  • یا ز عکس جوی آن پاکیزه شیر ** پرورش یابد دمی عقل اسیر
  • Yahut o tertemiz süt ırmağının aksiyle esir aklım bir an olsun beslenir.
  • یا بود کز عکس آن جوهای خمر ** مست گردم بو برم از ذوق امر
  • Yahut o şarap ırmaklarının aksiyle sarhoş olanlar da Allah emrinin zevkinden bir koku alırım...
  • یا بود کز لطف آن جوهای آب ** تازگی یابد تن شوره‌ی خراب 2520
  • Yahut da ırmakların letafetinden çorak ve yıkık bedenim tazeleşir.
  • شوره‌ام را سبزه‌ای پیدا شود ** خارزارم جنت ماوی شود
  • Çorak bedenimde bir yeşillik meydana gelir dikenliklerim, Cenneti Me'va kesilir!
  • بوک از عکس بهشت و چار جو ** جان شود از یاری حق یارجو
  • Belki cennetin ve dört ırmağın aksiyle can, Allah, yardımına mazhar olur da sevgiliyi aramaya koyulur.
  • آنچنان که از عکس دوزخ گشته‌ام ** آتش و در قهر حق آغشته‌ام
  • Nitekim cehennemin aksiyle de ateş kesilmişim. Hak kahrıyla karışmışım!