English    Türkçe    فارسی   

6
970-979

  • توبه کردم و عشق هم‌چون اژدها  ** توبه وصف خلق و آن وصف خدا  970
  • Tövbe bir kurtçağızdır, aşksa bir ejderhaya benzer. Tövbe, halkın sıfatıdır, aşksa Allah sıfatı.
  • عشق ز اوصاف خدای بی‌نیاز  ** عاشقی بر غیر او باشد مجاز 
  • Aşk, kimseye niyazı ve ihtiyacı olmayan Allah’nın vasıflarındandır.Ondan başkasına âşık olma, geçici bir hevestir.
  • زانک آن حسن زراندود آمدست  ** ظاهرش نور اندرون دود آمدست 
  • Çünkü mecazi aşk, altınlarla bezenmiş bir güzelliktir. Görünüşü nurdur, fakat içi dumandır.
  • چون رود نور و شود پیدا دخان  ** بفسرد عشق مجازی آن زمان 
  • Nur gitti de duman meydana çıktı mı mecazi aşk, derhal soğur, donar.
  • وا رود آن حسن سوی اصل خود  ** جسم ماند گنده و رسوا و بد 
  • O güzellik aslına gider, beden kokmuş rüsvay, kötü bir halde kalır.
  • نور مه راجع شود هم سوی ماه  ** وا رود عکسش ز دیوار سیاه  975
  • Ayın nuru da aya döndü mü duvardaki aksi gider, o duvar simsiyah kesilir.
  • پس بماند آب و گل بی آن نگار  ** گردد آن دیوار بی مه دیووار 
  • O nakış, o boya gitti mi su ve toprak kalır. Ay olmayınca o duvar şeytan gibi bir hale düşer.
  • قلب را که زر ز روی او بجست  ** بازگشت آن زر بکان خود نشست 
  • Kalp altının yüzünden altını gidince, o altın, kendi madenine dönünce,
  • پس مس رسوا بماند دود وش  ** زو سیه‌روتر بماند عاشقش 
  • Kepaze bakır, duman gibi kala kalır. Bu yüzden de ona âşık olanın yüzü kararır.
  • عشق بینایان بود بر کان زر  ** لاجرم هر روز باشد بیشتر 
  • Gözlülerse altın madenine âşık olurlar. Aşkları, her gün biraz daha artar.